Kuşkonmaz (Şemsi Paşa) Camii)
İstanbul’un her köşesi birbirinden güzel camilerle dolu. Bunlardan bir tanesi de tarihi ilçe Üsküdar’daki Şemsi Ahmet Paşa Camii. Ama bu camiyi diğerlerinden ayıran başka bir özelliği var.
Efsaneye göre bu camiye asla kuşlar konmuyor. Bu sebeple diğer adı da Kuşkonmaz Camii.
Üsküdar sahilde bulunan bu güzel camiinin ismine dair ilginç rivayetler aktarılıyor. Söylenenlere göre, camiye Kuşkonmaz denmesinin nedeni de Şemsi Paşa’nın kişiliğiyle ilgili.
Fazlasıyla titiz bir kişi olan Şemsi Paşa, Sokullu Mehmet Paşa ile rekabet halindeymiş. Zaman zaman şakayla karışık atışırlarmış. Mehmed Paşa ile Şemsi Paşa bir gün Mehmed Paşa’nın yaptırdığı caminin bahçesinde sohbet ederlerken Şemsi Paşa camiyi biraz kıskanır çünkü Mehmed Paşa’nın camisi Edirne’deki Selimiye camisinin bir minyatürü gibidir.
Mehmed Paşa’ya “Paşam çok güzel bir cami yaptırdınız fakat camiyi güvercinler pisletiyor!” der. Mehmed Paşa da “Paşam onlar Allah’ın yarattığı canlılardır. Engel olmak mümkün değildir. İnşallah siz bir cami yaptırın da orayı kuşlar pisletmesin!” diye cevap verir.. Şemsi Paşa, cami yaptırmaya karar vermiş ve Sokullu’nun sözü aklına gelmiş. Mimar Sinan’a giderek, “Bana öyle bir yerde cami yap ki üzerine kuşlar pislemesin” demiş. Sinan, bütün camilerinde yaptığı gibi iyi bir araştırmadan sonra kuzey- güney rüzgârlarının kesiştiği bu noktayı bulmuş. Dalgaların kıyıya çarpmasıyla meydana gelen titreşimleri incelemiş ve camiyi burada yapmaya karar vermiş. Ve Mimar Sinan camiyi oraya inşa eder. Minareyi de boğaz’dan esen yelin ters rüzgar ile çakıştığı noktaya yapar. Buradaki çarpışmadan minareyi de içine alarak çıkan uğultu kuşları korkutur ve camiye konmazlar. Böylece Şemsi Paşa Sokullu’nun bu sözünü de dikkate alarak bir kuşların konmadığı bir cami yaptırır.
Bu caminin etrafındaki külliye Mimar Sinan’ın hayatı boyunca yaptığı en küçük külliyedir. Denize sıfır inşa edilen külliye tonlarca ağırlığına ve geçirdiği depremlere rağmen 1581’den bugüne kadar hiç zarar görmeden gelmiştir. Bu sebeple Mimar Sinan’ın camideki matematik hesapları “çağının ötesinde” diye değerlendirilir.